Geçtiğimiz yaz ayında Katar da onyedi kişisel gelişim uzmanından mütevellit bir Akademik okul tarafından davet aldık.Bilhassa tamamı kadındı.Yanımıza kızımızı da alarak davete icabet ettik.
Ziyaretimiz tamamen iş odaklıydı.Çeşitli mekanlarda otellerde okullarda yapılan tüm derslere özenle katıldık.dil biliyor olmanın avantajıyla hayatımıza bilgilerimize çok güzel yeni deneyimsel bilgi ve beceriler kattık.
Yazarı olduğum sevgili medya kuruluşumuzun imtiyaz sahibi Yüksel Ercan bey ile orada iken de irtibatı koparmadık bizden orada gördüğümüz edindiğimiz izlenimi sorduğunda inşallah katar dönüşü bir yazı ile anlatacağımızı söyledik.
Herkesin bildiği gibi Katar çok sıcaktı bundan dolayı sokakta cadde de hiç kimse yoktu iş kolları şantiye dışında ki işletme banka şirket vs. hep içerideydi.
Kimseyi görmedik AVM'ler akşam ve kalabalık değil az kişi ve sosyal mesafeliydi.Evlerin dizaynı tek renk oluşu tabelaların olmayışı görsel hiç bir absürtün olmayışı sakinliği dinginliği sadeliği velhasıl kelam tam istediğim şekildeydi.
Villalar beş altı daireden oluşan 2 katli şekilde kimsenin manzarasını kesmeyecek şekilde projelendirilmişti.Olmayan manzara tabi ki. Kimse kimseyle görüşmüyor kimse kimseyi nedense görmüyordu.sabah namazı sonrası işe giden ve öğlen molasıyla eve gelip dinlenen uyuyan sonra tekrar işe giden bir topluluk.
Akşamları ev halkıyla beraber olan kahve cafe disko bar eğlencesi olmayan bol bol kitap okuyan bir millet görmüştük.
"Nasıl misafir yokmu.?" diyorsunuz vardı ve bunu en iyi şekilde gerçekleştiriyorlardı.ama sosyal mesafeli aşırıya gitmeden sessiz az bir amacı olan görüşme.
Aracınız kapı önünde anahtarı üstünde duruyor ve çalınmıyor neden mi kurallar yaptırımlar, temizlik caddelere süt dök yala misali evlerine ayakkabıyla giren evet ayakkabılarıyla giriyordu halı mefhumu yok zaten kirli cadde sokak yok.
Lakin onlara göre değil bizim gibi sokakları caddeleri kalabalığı kirliliği madden manen bitmişliği yoktu.
Ama mutsuzdular neden mi?
Tek söyleyeceğim Dünyada Cehennemi yaşıyorlardı.
Sıcak sıcak çok sıcak eve binaya hapis.
Arap ülkelerinden gelenleri bizde çok aşırıya gidiyorlar diye serzenişte bulunurdum.
Fakat o yaşantıyı gördükten sonra yadırgayanlara karşıydım artık çünkü biz Cennette yaşıyorduk.
Kavurmayan bir güneşe yağan her şeye rahmet veren yağmura sonsuz özgürlüğe sahipti
* Sokaklar temiz ve sessiz
* Evler kendi özgür yerleriydi. İster kirli ister temiz.
* Kadınlar vakarla evlerinde oturuyor.
* İşi olmayanlar boş boş sokaklarda gezmiyor
* Yemekler dışarıda değil, evde ailece yeniyor
* Arabalar boş yere caddeleri işgal etmiyor
* Otobüsler, dolmuşlar sıkış tepiş değil
* Trafik kazaları yok.
* Kavgalar, dövüşler yok
* Çevre kirliliği yok
* İnsan kuyrukları yok
* Hastaneler hazır kıta, tıbbî malzemeler hazır
* Zikirler ve dualar çok
* Oyun salonları yok
* Cafe ve barlar yok
* Fuhuş yuvaları yok
* Kumarhaneler yok
* Boş laflar yok.
* Zenginler de, fakirler de içerde
* Kadın-erkek ayrı, namahremle el sıkışmak sarılmak flört yok
* Ve daha bir sürü sayabiliriz.
Bunları neden anlattığımı merak etmişsinizdir.
Bu illetin ortaya çıkmasından sonra bakın neler olmuş.
Sokaklar temiz ve sessiz
* Evler daha temiz.
* Kadınlar vakarla evlerinde oturuyor.
* İşi olmayanlar boş boş sokaklarda gezmiyor
* Yemekler dışarıda değil, evde ailece yeniyor
* Arabalar boş yere caddeleri işgal etmiyor
* Otobüsler, dolmuşlar sıkış tepiş değil
* Trafik kazaları nerdeye yok.
* Kavgalar, dövüşler yok
* Çevre kirliliği yok
* İnsan kuyrukları yok
* Hastaneler hazır kıta, tıbbî malzemeler hazır
* Zikirler ve dualar çok
* Oyun salonları yok
* Cafe ve barlar yok
* Fuhuş yuvaları yok
* Kumarhaneler yok
* Boş laflar yok.
* Zenginler de, fakirler de içeride
* Kadın-erkek ayrı, namahremle el sıkışmak sarılmak flört yok.
Gürültü yok
çevre kirliliği yok.
Bizce korona sadece öldürmek için gelmedi. Bilakis hayatımızdaki bazı şeyleri düzene koymak için Allah'ın yine insan eliyle gönderdiği bir dizayndı.
Rabbim ibret alabilmeyi nasip etsin inşallah.
Ve Rabbim bu musibetten bizleri kurtarsın
