Yerel seçime sayılı günler kaldı 31 Mart 2024 tarihinde yapılacak yerel seçimde partileri adına yarışacak adaylar YSK’nın talebi üzerine yerleşim bölgelerindeki seçim kurulu başkanlıklarına teslim edildi.

Bugünden itibaren siyasi partilerin belediye başkan adayları kendileri ile birlikte sahada çalışacak ve seçimi kazanacak meclis üyeleri ile birlikte 31 mart tarihine kadar daha fazla bir efor harcamak durumunda kalacaklar.

Vatandaş ister istemez siyasi partiler tarafından oluşturulan seçim gündemini takip etmek ve ne işe yaradığı şu an bile bilinmeyen o sahte gündemin peşinden koşmak zorunda kalıyorlar.

Ancak tüm siyaset kurumunun çok net bir şekilde kabul edeceği üzere uzun zamandır karşı karşıya kaldığı ekonomik zorluklardır, Sabah erken saatlerden itibaren yollara düşen vatandaşlar evlerine ekmek götürmenin mücadelesi içerisinde bulunuyorlar.

Türkiye’de son dönemlerde gözle görülür bir hayat pahalılığı var, Toplumun hemen her kesimi bu hayat pahalılığından nasibini almış durumda, başta temel gıda ürünleri olmak üzere ihtiyacımız olan tüm mamüllere hiç kimsenin karşılamayacağı zamlar yapılıyor.

Medya kuruluşlarının toplumun üzerindeki etkisini bilen siyasetçiler yazımızın başında da belirttiğimiz gibi toplumun asıl gündemine dönmesine asla izin vermiyorlar, 7/24 vatandaşı siyaset alanının içerisinde tutmak adına tüm kuvvetleri ile propaganda yapıp duruyorlar.

Ekonominin daha açık bir ifade ile boş tencerenin tek başına seçim kaybettirmeye yetmediği 14 mayıs 2023 tarihinde yapılan genel seçimde belli oldu ancak her geçen gün dayanılmaz bir hale gelen hayat pahalılığın 31 mart tarihindeki yerel seçimde etkisinin büyük olacağı kaçınılmaz gibi duruyor.

Biz samanının büyük bölümünü vatandaşın arasında geçiren daha da önemlisi her gördüğü vatandaşımıza cinsiyet farkı gözetmeksizin “Hangi partiye oy vereceksiniz.?” diye soran bir medya mensubuyuz.

İşin doğrusu bu soruyu yönelttiğimiz vatandaşın çok büyük bir bölümü “Bizim derdimiz seçim değil sadece geçim, 11 Mart tarihinde mübarek ramazan ayı başlıyor, geçtiğimiz ramazan da on liraya aldığımız pidenin bu ramazan da 20 liraya satılacağı konuşuluyor, Ramazan ayına yaklaşıldığında başta gıda maddeleri olmak üzere tüm ihtiyaç malzemelerine zam geliyor, biz evimiz nasıl ekmek götüreceğimizi düşünüyoruz” şeklinde cevap veriyorlar.

Tüm vatandaşımızın boğazına yapışan bu ekonomik zorlukların 31 mart 2024 tarihinde yapılacak yerel seçimin neticesini hangi ölçüde değiştireceğini öğrenmek için seçim günü sandıkların açılmasını beklemekten başka bir çaremiz olmadığını hepimiz biliyoruz.

Siyasetçinin temel görevi vatandaşın daha rahat bir yaşam düzeyine erişmesine vesile olmaktır ancak bu temel görevin bizim siyasetçilerimiz tarafından uzun yıllar önce terk edildiğini acı da olsa söylemek durumundayız.

Siyasetçinin seçim vatandaşın ise geçim derdinde olduğu bir ülkede birlik ve bütünlüğün nasıl sağlanacağı sorusu ise yıllardır cevaplandırılmaktan uzak bir yerde bekliyor.

Daha da uzun bir süre bekleyecek gibi.