İkilik kinini içimden atıp
Özde ben bir insan olmaya geldim
Taht kuralı Ariflerin gönlünde
Sözde ben bir insan olmaya geldim
Serimi meydana koymaya geldim

Meğerse aşk imiş canın mayası
Ona mihrap olmuş kaşın arası
Hâkk'ın işlediği kudret boyası
Yüzde ben bir insan olmaya geldim
Serimi meydana koymaya geldim

Bütün Mürşitlerin tarif ettiği
Sadıkların menziline yettiği
Evliyanın Enbiyanın gittiği
İzde ben bir insan olmaya geldim
Serimi meydana koymaya geldim

Ben de bir zamanlar baktım bakıldım
Nice yıllar bir kemende takıldım
O aşkı mecazla yandım yakıldım
Közde ben bir insan olmaya geldim
Serimi meydana koymaya geldim

Süregeldim aşk meyini içerek
Herbir ak'ı karasından seçerek
Varlık dağlarını delip geçerek
Düzde ben bir insan olmaya geldim
Serimi meydana koymaya geldim

Gör ki Nimri Dede şimdi neyleyip
Gerçek aşkı her yönüyle söyleyip
Her türlü sefaya veda eyleyip
Sazda ben bir insan olmaya geldim
Serimi meydana koymaya geldim

Bundan çok uzun yıllar önce yaşayan Nimri dedeİnsan olmaya geldim” dizelerini yazmaya başlarken “acaba bu günleri görmeden şu an içerisinden çıkmaya çalıştığımız çukurları görüp dizeleri öyle mi yazdı.?” diye sormaktan kendimizi alamıyoruz.

İnsanın olmanın yolu aslında son derece basit ancak İnsanoğlunun yaşadığı dünyayı önce kendisine sonrada başkalarına zindan etmek adına neler yaptığına hep birlikte şahit oluyoruz.

Dünyada var olan devletleri yönetmek adına iktidara gelen kim varsa tamamının hayat felsefesi “Daha yaşanabilir bir dünya “ olarak açıklanır ve o düzlemde bir siyaset anlayışı geliştirilmeye başlanır.

Gelin görün ki kendi siyasetleri uğruna dünyadaki tüm ülkeleri yangın yerine çevirmekten bir an bile geri durmayan yöneticileri gördüğümüzde gayrı ihtiyari “Gölge etmeyin başka ihsan istemez” demek zorunda kalıyoruz.

İnsan başka bir insanı öldürüyor

İnsan çocukları öldürüyor

İnsan kadınları öldürüyor

İnsan yaşlıları öldürüyor

İnsan hayvanları öldürüyor

İnsan hayvanlara eziyet ediyor

İnsan çevreye zarar veriyor

İnsan öldürüyor..öldürüyor..öldürüyor.

İnsanoğlunun yaptığı ve yapmaktan asla geri durmadığı kötülüklerden korunmanın maalesef yolu yok, Olup bitenler karşısında insanın merhametine sığınmanın da hiç birimize bir faydası yok.

İsra Suresi, 67. ayet: Size denizde bir sıkıntı (tehlike) dokunduğu zaman, O'nun dışında taptıklarınız kaybolur-gider; fakat karaya (çıkarıp) sizi kurtarınca (yine) sırt çevirirsiniz. İnsan pek nankördür.

Evet İnsan pek nankördür.

Bizde kendimizi böyle bir iklimde nankörlükten, kötülükten kurtarmaya çalışıyoruz.

Nasıl kurtaracaksak.?