Türkiye 14 mayıs 2023 tarihinde milletvekili genel seçimi yaptı, Partiler adına binlerce adayın yarıştığı seçimde Anadolu’nun 81 il merkezinden mücadeleyi galip bitiren 600 aday seçilerek TBMM’ye geldiler.
İlk birkaç gün rozet takma, Eş-dost-çoluk çocuk TBMM’deki odaları ve diğer görülmesi gereken alanları dolaşıktan sonra yapılan yemin töreni ile birlikte süreci tamamladılar.
Yemin töreninden sonra seçilen yeni milletvekillerine bitip tükenmek bilmeyen “Hayırlı olsun, biz başından beri biliyorduk sizin seçileceğinizi, milletvekilliğini sizin gibi hak eden ikinci bir isim daha yoktu” ziyaretleri muhtemelen halen daha devam ediyor.
Seçilen milletvekilleri hizmet aşkı ile yanıp tutuşurken birden bire “-Sayın milletvekillerimiz, seçim süreci boyunca dağ-taş-dere-tepe dolaşmaktan helak oldunuz, çok yoruldunuz sizi daha fazla yormayalım, Aslında bu Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde TBMM’ye de ihtiyaç yok ama bunu şimdiden söylemek için biraz erken, bu yüzden biz TBMM’yi 01 ekim tarihine kadar kapatıyoruz, siz isterseniz tatile gidin, isterseniz seçim bölgelerinizi dolaşın, isterseniz partilerinizin devam eden kongrelerinde taraf olun” talimatı geldi ve TBMM 01 ekim tarihine kadar tatil edildi.
Önceden yani Parlamenter sistemde Vali yada İl emniyet müdürlüğü atamaları üçlü kararnameye göre yapılırdı.
İlgili bakan çalışmak istediği vali yada il emniyet müdürünü Hükümetin Başbakanına teklif eder, Başbakanlık olur diyerek Cumhurbaşkanlığı makamına gönderirdi.
Cumhurbaşkanlığı makamı da bünyesindeki görevlilerine “-Arkadaşlar ilgili bürokratlar ile ilgili olarak yine ilgili bakanlık ve başbakanlık gerekeni yapmış ancak her iki kurumda siyasi, biz tüm ülkenin cumhurbaşkanıyız, siyasi olamayız, belki gözden kaçan sıkıntılı bir bürokrat olur üçüncü ve tarafsız bir göz olarak sağlam bir araştırma yapalım ondan sonra uygunluk verelim” denilirdi.
Dolayısı ile “Üçlü kararname” diye bildiğimiz bu süzgeç sistemi dolayısı ile TBMM’de de olağanüstü bir süreç yaşanır ataması yapılan valiler ve diğer bürokratlarda elden gelindiği kadar tarafsız bir şekilde görev yaparlardı.
Şimdi bu anlatmaya çalıştığımız süreç yaşanmıyor, Gece yarısı hazırlanan bir Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile 81 ilin valisi, Emniyet müdürü –Rektörü başta olmak üzere ne kadar üst düzey alt düzey bürokratı varsa tamamı tek imza ile görevlendiriliyordu.
Böyle bir siyaset sonrasında seçmen “-TBMM tatilde ise, ataması yapılan tüm devlet kadroları sadece Cumhurbaşkanı tarafından yapılıyorsa TBMM’ye ve TBMM’deki 600 milletvekiline ne gerek var.?” sorusunu daha çok seslendiriyor.
TBMM’de görev yapan 600 milletvekili, milletvekillerinin sayısı belli olmayan danışman kadrosu, TBMM’de görev yapan binlerce görevli, Partilerin grup başkan vekillerine kırmızı plakalı makam arabaları, vekillerin harcırahları vs. ile ilgili şu sıralar çok ciddi sorgulama var.
Muhtemelen Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini hayata geçirenler belli bir vadede TBMM’yi önce işlevsiz bırakmak sonrada tamamen ortadan kaldırmak adına gelecek planlarını yapmış durumdadırlar.
Biz 14 mayıs tarihinde “güçlendirilmiş parlamenter sistemini” hayata geçirebilmek adına İYİ Partiden milletvekili adayı olmuştuk ancak seçmen Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini isteyen siyasi partilerin oluşturduğu Cumhur ittifakına 22 fazla milletvekili vererek niyetini belli etti.
Bu 22 milletvekili ile Cumhur ittifakı adına sağlanan üstünlüğün TBMM’nin sonlandırılmasına nasıl katkı sağlayacağını işin doğrusu bizde üzülerek takip ediyoruz.
TBMM’deki mutsuz ve umutsuz 600 milletvekili adına ve onlarla birlikte..