Büyük devletleri küçük olanlardan ayıran o kadar çok şey var ki,
Örneğin büyük devletler kuralları çok nadir değişen yasalar ile yönetilirler. Değişkenlik sınırlı olduğu içinde o devletlerin halkları kuralları iyi bilir.
Büyük devletlerde adalet her şeydir. Bilinirki devleti ayakta tutan en temel şey adalettir.
Büyük devletler kendilerine ve halklarına karşı yapılan hiçbir kötülüğü unutmazlar. Zamanı ve yeri geldiğinde olabilecek en sert ve kararlı bir biçimde cezasını verirler. Tek bir vatandaşının bile burnu kanadığında o burnu kanatan bilirki bu yaptığının cezasını çekecek.
Büyük devletler kişilere, halklara ve başka devletlere ayrıcalıklı davranacakları zaman bunun halk için kabul edilir ve gerekçeleri anlatılabilir sebeplerini tüm vatandaşlarına kabul ettirirler çünkü bilirler ki aslolan vatandaşlıktır.
Büyük devletler şefkatlidir, eşitçidir, paylaşımcıdır. Ülkenin bütün kaynakları vatandaşının iyi yaşaması içindir. Kendi vatandaşı dışındakilere şefkat sadece halkının belirlediği limit kadardır. Çünkü kaynak vatandaşa aittir.
Büyük devletler ülkesinin sınırlarını oluşturan mücadele ve savaş ile kazanılmış her şeyi korur yüceltir. Ülke için savaşmış şehit olmuş ya da gazi olmuş vatandaşlarınıayrıcalıklı olarak önemser ve onlar için pozitif ayrımcılık yapar.
Büyük devletler ülkenin kurallarını yıkmaya çalışanı, teröristi, haini ülkeyi korumak için cezalandırmayı iyi bilir, bu cezalandırdıklarını asla affetmez, asla duruma koşula göre kuralları değiştirmez. Ceza kesindir ve süresi kadar çektirilir.
Türkiye Cumhuriyeti'nin sahibi Türkler büyük bir millet ve devlettir. Bu nedenle bu kurallara uyar, hatta bu kuralların büyük bir kısmının Türk Milleti dünyaya öğretmiştir.