Bugüne kadar genel yaklaşım seçimi kazanan ve görevi kendi partisine mensup bir siyasetçiden devralan belediye başkanı koltuğuna oturduktan birkaç gün sonra savaştan galip çıkmış muzaffer bir komutan edası ile yine geçen dönemden kalan mali hizmetler ile ilgili bürokratı çağırır “Hazinemiz ne durumda.?” sorusunu sorar sormaz gelebilecek bu zor soruya hazırlıklı olan Mali hizmetler müdürü boynunu eğerek “Sevgili başkanım hazine tam takır, üstüne üstlük sonunu henüz göremediğimiz trilyonlar ile ifade edebileceğimiz borçlarımız var, arz ederim” dedikten sonra huzurdan çekilirdi.
Böylesi bir hayalleri yıkılan belediye başkanı yakın çevresini anında olağanüstü toplantıya çağırır herkesin fikrini sorar ortadaki trilyonluk borç cenazesine sahip çıkmak istemeyen heyet “ne olur ne olmaz” diye düşündükten sonra dakikalar içerisinde “Sayın başkanımız heyet olarak size yetki veriyoruz siz ne şekilde emir buyurursanız biz altına imza atarız” dedikten sonra olacakları beklemeye başlarlardı.
Bu durum karşısında yeniden düşünmeye başlayan belediye başkanı “ Bir kere devlette devamlılık var, şimdi görevi devraldığım ve beni perişan eden, kazanma sevincimi yaşamama bile imkan tanımayarak “Madem beni aday göstermediniz bende size tam takır ve trilyonlarca lira borçlu bir belediye bırakıyorum diyen benim partime mensup belediye başkanının bu durumunu kamuoyu ile paylaşsam önce benim partim tepki verecek Genel merkez “sayın başkan sen kol kırılır yen içinde kalır sözünü bilmiyormusun” diyerek bana disiplin yolunu açacak,bu tür olumsuzluklarla uğraşacağına “benden önceki belediye başkanımıza yaptığı güzel hizmetlerden dolayı teşekkür ediyoruz,hizmete kaldığımız yerden devam edeceğiz” diye düşündükten sonra “kan kusup kızılcık şerbeti içme pahasına” birkaç gün sonra ödenecek personel maaşını ödemenin yollarını aramaya başlar.
31 Mart tarihinde yapılan yerel seçim sonrası Çanakkale’nin bir ilçesinde görevi yine CHP’li bir belediye başkanından devralan bir CHP’li başkan “Bu işin partisi, görüşü yok benden önceki başkan arkadaşım bana şu kadar borç bıraktı,kamuoyunun bilgisine sunuyorum” diyerek siyaseten yeni bir yol açtı.
Arkasından Tokat ilimizin bir ilçesinde görevi AK Partili başkandan devralan MHP’li belediye başkanı da Çanakale’de ki CHP’li belediye başkanının yaptığı gibi “Görevi devraldığımı AK Partili belediye başkanı arkadaşımız bize şu kadar borç bıraktı kamuoyuna arz ediyorum” açıklamasını yaptı.
Türkiye’nin pek çok seçim merkezinde pek çok siyasi partiye mensup belediye başkanları “canlarını yakan borç miktarlarını” kamuoyu ile paylaşırken biz “ Acaba AK Partide görev yapan ve 31 Mart tarihinde görevi devralan yürekli bir belediye başkanı çıkıp benden önceki AK Partili belediye başkanı bu kadar borcu bıraktı gitti diyebilecekmi.?” diye düşünürken imdadımıza Gebze belediye başkanı Zinnur Büyükgöz yetişti.
Gebze Belediye başkanı Zinnur Büyükgöz dün medya kuruluşlarının temsilcileri ile bir araya gelerek “Gebze Belediyesinin 366 milyon lira borcu var” diye başlayan “Eskihisar’daki çay bahçeleri giderayak kiraya verilmiş” şeklinde devam eden ve yıllar yılı kapalı bir kutu olarak durduğu için endişe ve merak ile takip edilen Nakliyeciler Garajı- Marmara Uzmanlar şirketi ile nihayetlenmeyeceği anlaşılan pek çok bilinmezi net bir şekilde kamuoyu ile paylaşarak “durumumuz budur” dedi.
Partiyi-particiliği-siyaseti iyi bildiğini düşündüğümüz Zinnur Büyükgöz bu şekilde bir açıklama yapmadan önce yakın çevresine ilçe ve il teşkilatına danıştığını artık “mızrak çuvala sığmıyor, bu tür sorunları saklamanın hiç birimize faydası yok, gerçeği tüm çıplaklığı ile paylaşalım” dedikten sonra kamuoyunun karşısına çıktığını sanıyoruz zira bu açıklamayı yaparken bir tarafında AK Parti Kocaeli il başkan vekili Miktad Aydın'ın diğer tarafında da AK Parti Gebze ilçe başkanı İrfan Ayar'ın bulunması da bizim tezimizi zaten doğruluyor.
Biz konu ile ilgili açıklamayı anında haberleştirip kamuoyu ile paylaştıktan kısa bir zaman sonra meselenin ehemniyetini kavramaktan uzak birkaç AK Partili “Zinnur Bey yanlış yaptı kol kırılır yen içinde kalır” dedikten bilemediniz 15 dakika sonra Türkiye’nin dört bir tarafından içlerinde AK Partili belediye başkanlarının da bulunduğu yüzlerce vatandaş bize ulaşabildikleri bütün iletişim araçlarından “Gebze Belediye başkanı Zinnur Büyükgöz’e helal olsun herkesin beklediği açıklamaları yaptı, yüreğimize su serpti” diyerek memnuniyetlerini belirttiler.
Burada isimlerini vermek istemediğimiz yedi belediye başkanı “Yüksel bey böylesi önemli bir konuda Zinnur Büyükgöz’ün açıklamalarını kamuoyu ile paylaştığınız için size de teşekkür ediyoruz, Biz yeni belediye başkanı seçilmiş tecrübesiz siyasetçileriz, kendi partimizden 31 mart tarihinden aday gösterilmeyen belediye başkanlarının bize bıraktıkları enkazı anlatacak ifadeler yok, önümüzdeki tabloya bakıyoruz, daha geldiğimiz ilk ayda maaşları nasıl ödeyeceğiz diye düşünürken Zinnur başkanın bu davranışı bizimde elimizi güçlendirdi, bizde en kısa zamanda geçmiş dönemden bize kalan borçları kamuoyu ile paylaşıp vatandaşın durumumuzu bilmesine imkan tanıyacağız, bize düşende görev süremiz bittiğinde bizden sonra gelecek başkanlara borç bırakmamak olmalı” şeklinde açıklama yapma yoluna gittiler.
Belediye başkanları seçildikleri andan itibaren kurumun menfaatlerini korumak yerine belediyeleri bir çiftlik gibi görüp yaptıkları sorumsuz harcamalar ile hem belediyeleri hem de kendilerinden sonra göreve gelen başkanları zor durumda bırakıyorlar, 31 Mart tarihi itibarı ile artık denizin bitiğini ve bu durumu sürdürmenin mümkün olmadığını gören ve Zinnur Büyükgöz gibi düşünen belediye başkanları olağanüstü bir risk alarak kalan borçları açıkladılar, Bölge menfaatlerinin kendi partilerinin menfaatinin üstünde olduğunu herkese gösterdiler.
Gebze belediye başkanı Zinnur Büyükgöz’ün açtığı bu yoldan göreceksiniz önümüzdeki günlerde bütün partilere mensup belediye başkanları da geçecek, Herkesin yüreğine su serpen bu süreç görev yaptıkları dönemde başında bulundukları belediyeleri borca batırırken kendileri olağanüstü zengin olan belediye başkanları içinde hesap verme gününün yaklaştığının habercisi olacaktır.
Zinnur Büyükgöz’e bir kez daha teşekkür…