Bu yazıyı yazmadan önce “-Acaba Türkiye’de kaç siyasi parti var?” sorusuna cevap bulmak adına yaptığımız araştırmada “Ekim 2024 itibarıyla Türkiye'de 155 siyasi parti etkin durumda bulunmaktadır.” cevabını aldık.

Peki bu 155 siyasi parti arasında teşkilatlanmasını sağlayarak 14 mayıs 2023 tarihindeki genel seçime kaç siyasi parti katıldı?” sorusuna ise “ 14 mayıs 2023 tarihinde yapılan seçime 24 siyasi parti katılmaya hak kazanmıştır” cevabını ile karşı karşıya kaldık.

Parlamenter sistemden daha ziyade yarı başkanlık sistemi yada başkanlık sistemi ile yönetilen ülkelerde de partilerin olduğu muhakkak ancak bu zamana kadar gördüğümüz odur ki başkanlık yada yarı başkanlık sisteminde partiler değil isimler daha önemlidir.

Hatırlatmakta fayda var Fransa’da 19 haziran 2017 yılında yapılan seçimden sadece sekiz ay önce başlatılan ve seçimlerin ikinci turu sonrası Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un ,En Marche (Yürüyüş hareketi) kazanmıştı.

En son 14 Mayıs ve 28 mayıs 2023 tarihinde yapılan Cumhurbaşkanlığı seçiminde Recep Tayyip Erdoğan’ın aldığı oy ile AK Partinin aldığı oy karşılaştırılınca akıllara ister istemez “Partilere ne kadar ihtiyaç kaldı?” sorusu geliyor.

Bizim bu görüşlerimiz 2018 yılında hayatımıza giren Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi adınadır zira bu sistemde partilerin özellikle karizmatik liderlere yük olduğu gerçeğini de hepimiz biliyoruz.

Şu sıralar yurt genelinde var olan 155 siyasi parti içerisinden teşkilatlanmasını 24 siyasi parti ile birlikte Türkiye’de var olan 81 il, 9 yüz ile ve çok sayıda belde merkezlerinde faaliyette bulunan parti teşkilatlarını görünce “Acaba bu kadar insan boşta kalmasın, bir meşguliyetleri olsun diye mi var?” diye sormaktan edemiyoruz.

Bunca yıldır yerel ve genel seçimleri takip ediyoruz, daha bir kere var olan siyasi partinin bir il-ilçe yada belde başkanının söylemi ile söz konusu partinin oy oranının arttığına şahit olmadık.

Bizim seçmenimiz partilerin teşkilatlarına değil sadece liderin ne dediğine bakar, Liderin söylemlerine göre hareket eden seçmen sandık başına gittiğinde liderin söylemlerine göre oyunu kullanır.

“Türkiye’de böyle bir yapı yani lidere endeksli siyaset varken nerede ise her gün yeni bir siyasi partinin kurulmasını nasıl yorumlayacağız?” sorusunun cevabı da “Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde bırakın partiyi yanında 10 bin kişiyi bulan herkes seçimin kaderinin belirlenmesi adına çok önemlidir” olacaktır.

Biraz karizması olan kim varsa sabah saatlerinden itibaren partinin kuruluş dilekçesini ilgili kuruma vermesi başka nasıl izah edilebilir ki?