İnsan bütün bu yaşananları sadece bir kâbustan ibaret olduğunu ne kadar da istiyor değil mi?
Bir kâbusun ardından uyanan ve her şeyin sadece  ve sadece rüyada görülen bir kâbustan ibaret olduğunu mutlulukla farkına varan bir insan olunmasını ne kadar da özledik değil mi?
Ama maalesef böyle değil…
 Artık zaman takvimine göre ikinci yıla yaklaşan bir pandemi döneminin içindeyiz…
Bunun peşin sıra, ekonomik kriz,
Pahalılık,
Türk Lirası’nın yabancı para karşısında sürekli  olarak güneşe maruz kalmış buz gibi erimesi,
Birden bire bizde ve yakın coğrafyamızda çıkan orman yangınları,
Sadece ülkemizi değil, diğer ülkelerin gündemini de işgal ediyor.
 Ayrıca aşırı çöl sıcakları,
Havada süper hücrelerin oluşturduğu fırtınaların kopması,
 Ardından sellerin gelmesi ve önüne kattığı her şeyi alıp süpürmesi…
Doğu tarafından  istila halinde yeni yeni kişilerin yurda kaçak olarak giriş yapılması…
Konuları sıcak gündemin ana maddelerini oluşturuyor…
Durum şimdilik bu…
***
İnsanların en sıkıntılı anlarına gelince,
 İnsanlara soluk aldıran ve aldıracak olanlar ise tatil modunda hala…
Türkiye Büyük Millet Meclisi tatilde…
Adli Tatil sürüyor…
Dolayısıyla adli mekanizmalar, bir çok adli kurumda çalışanlar tatilde…
Ortak akıl tatilde…
 Kafa yoracak düşünceler de tatil modunda…
Kendi coğrafyamızın yanında çevre coğrafgyasında da hareketli günler yaşanırken,
 Halen tatil modunda olmamız anlaşılır gibi değil…
***
Pandemisiz günleri…
 Huzur dolu günleri…
Biraz serinliği ve ferahlığı…
Hazan mevsiminde göç eden kuşları izlemeyi…
Ne kadar da çok özlemişiz değil mi?
Şimdilik bu kadar…
Herkese sağlıklı, sıfır pandemisiz, huzurlu günler dilerim…
SAĞLICAKLA KALINIZ!