31 Mart 2024 tarihi her gün biraz daha yaklaşıyor, O tarihte seçilecek olan ve 01 Nisan 2024 tarihinde görevi devralacak belediye başkanı beş yıl boyunca ilgili yerleşim merkezinin yönetiminde bir dönem daha söz sahibi olacak.
Böyle süreçlerde partilerin genel merkezleri, genel merkez yöneticileri, seçilmiş milletvekilleri, Genel idare kurulu üyeleri, il başkanları, ilçe başkanları ve kendisinde güç gören kim varsa öncelikle belediye başkan adayını tayin etmek isterler.
Normal şartlarda partilerin genel merkezleri kendilerinin güçlü olduğu daha doğrusu kazanmaları kesin olan yerlerde adaylarını tayin etmek istiyorlar, böyle bir durumda bir şekilde söz konusu parti yetkilerinin istedikleri makul karşılanabilir.
Ancak özellikle yerel seçimde o bölgede seçimin kiminle yani hangi aday ile kazanılacağı o bölgedeki yerel yöneticiler tarafından daha iyi bilindiğinden partiler çoğunlukla yerel yöneticilere “o bölgeleri siz biliyorsunuz seçimi kazanabilecek kazanamazsa bile en fazla oyu alabilecek aday üzerinde karar kılın bizde işin resmi prosedürünü tamamlayalım” şeklinde görüş belirtirler.
Var olan bir siyasi partinin ilgili seçim bölgesinde birden fazla yani 5-6 milletvekili varsa o bölge ilgili milletvekillerinin görüşüne sunulduğu için aday ile ilgili pek fazla sorun çıkmıyor.
Söz konusu seçim bölgesinde seçilmiş bir milletvekili yoksa o bölgede aday belirlenmesi yukarıda da belirttiğimiz gibi il –ilçe ve belde teşkilatlarına bırakıldığı için partiler fazla bir sorun yaşamdan süreci sona erdirebiliyorlar.
Öteden beri aday belirleme sürecinin en zor olduğu seçim bölgeleri orada bir milletvekili olduğunda o milletvekili ile birlikte birden fazla genel merkez yöneticisi olunca çıkıyor.
Seçilmiş milletvekili seçildiği il sınırları içerisinde çoğunlukla kendisinden başka hiç kimseye hayat hakkı tanımaz, Genel seçimde zar zor milletvekili seçilmeyi başarabilmiş olan siyasetçi seçimden hemen sonra bölgeyi kendi kafasına göre dizayn etmenin peşine düşer.
Şu sıra hiç ayırt etmeden bütün siyasi partilerde bu şekildeki “benim dediğim olacak” kavgası devam ediyor, Belediye başkan adaylarını tayin etme talebi ile başlayan bu sürece il-ilçe ve belde teşkilatları cevaz verdiği takdirde “belediye başkan adaylarını ben tayin edeceğim” ile başlayan inatlaşma hangi sıraya hangi meclis üyesinin yazılacağına kadar indirgeniyor.
Belediye başkan adayları ile birlikte belediye meclis üyesi adayları o yerleşim merkezinde bulunan seçim kurullarına verilip teslim alında belgesi alınmadan sözünü ettiğimiz mücadele asla bitmeyecektir.
Yıllar yılı devam eden bu gelenek her defasında “belki bu sefer sona erer” diye düşünülse de görünen o iki söz konusu inatlaşmalar asla bitmeyecek.