Türk tarihinde "zaferle özdeşleşen ay" olarak gösterilen Ağustos ayının şanlı Türk tarihimizde ayrı bir önemi vardır. Türk zaferleri için Ağustos ayı oldukça zengin bir aydır.

Gurur duyduğumuz birçok önemli tarihi olay Ağustos ayında meydana gelmiştir.

Ağustos ayı Türk tarihinin en önemli aylarından birisi olarak bilinir ve Ağustos ayında gerçekleşen önemli zaferlerimiz şunlardır.

• Malazgirt Meydan Muharebesi

• Otlukbeli Zaferi

• Çaldıran Zaferi

• Mercidabık Zaferi

• Belgrad Savaşı

• Mohaç Zaferi

• Kıbrıs Savaşı

• Erzurum Kongresi

• Sakarya Meydan Muharebesi

• Büyük Taarruz

• İşte tüm bu zaferler, Türk Milletinin, Türk ordusunun başarısı olarak tarihe altın harflerle yazılmıştır.

Her yıl 26 Ağustos'tan 30 Ağustos'a kadar süren ve Türk milletinin bağımsızlık mücadelesindeki zaferleri anmak için Türkiye genelinde Zafer Haftası etkinlikleri düzenlenmekte olup, çeşitli anma törenleri ve kültürel etkinlikler ile bu şanlı tarihin hatırlanması hedeflenmektedir.

Tarihsel Önemi bakımından Bu hafta, 26 Ağustos 1071'deki Malazgirt Zaferi'nden başlayarak, 30 Ağustos 1922'deki Büyük Taarruz ile devam eden önemli zaferleri temsil eder.

Bundan tam 954 yıl önce 26 Ağustos 1071 Cuma günü Muş'ta bulunan Malazgirt Ovası'nda Selçuklu Sultanı Alparslan ordusuyla Cuma namazını kılıp dua ettikten sonra beyaz kefene benzeyen bir elbise giyerek askerlerine, "Şehit olursam bu beyaz elbise kefenim olsun. O zaman ruhum göklere çıkacaktır. Benden sonra oğlum Melikşah'ı tahta çıkarın ve ona bağlı kalın. Zaferi kazanırsak istikbal bizimdir." diye seslenerek Doğu Roma İmparatoru Romen Diyojen’i yenerek MalazgirtZaferi ile Anadolu'nun Türklere yeni yurt olmasını sağladı.

Öte yandan Osmanlı İmparatorluğunun parçalandığı, yıkılmaya yüz tuttuğu dönemde yeni bir Türk Devletinin Kurulması için yola çıkan Mustafa Kemal Atatürk’ün Kurtuluş Mücadelesinde izlenen yolda önemli ölçüde belirleyici olan 23 Temmuz-7 Ağustos1919 tarihleri arasında yapılan Erzurum Kongresi de Ağustos ayının çok önemli olaylarından biridir. Erzurum Kongresi'nde, manda ve himayenin reddedilmesi, ilk kez ulusal bağımsızlığın koşulsuz olarak gerçekleştirilmesine karar verilmesi ve ilk kez "milli sınırlardan” bahsedilerek, Mondros Ateşkes Antlaşması'nın imzalandığı anda Türk vatanı olan toprakların parçalanamayacağı gibi önemli maddeler yayımlandı.

Kurtuluş Savaşı'nın dönüm noktası, Türk ordusunun Yunan ordusu ile

Sakarya boylarında yaptığı 22 gün 22 gece süren Sakarya Meydan Muharebesi de yine 23 Ağustos'ta başladı.Bu tarihten itibaren gece gündüz aralıksız süren savaşta, Mustafa Kemal Paşa, yeni bir savaş stratejisi uygulayarak ordularına, "Hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır. O satıh, bütün vatandır. Vatanın her karış toprağı, vatandaşın kanıyla ıslanmadıkça terk olunamaz..." emrini verdi.

Türk askeri, bu emre uyarak vatanını canla başla savundu. Bu amansız mücadele, bütün şiddetiyle 22 gün 22 gece sürdü. Bütün cephe boyunca saldırıyı sürdüren Türk ordusu, 13 Eylül 1921'de Sakarya ırmağının doğusundan Yunan kuvvetlerini temizledi.

Sakarya Meydan Muharebesi, Türk milletinin savunma durumundan taarruz durumuna geçtiği dönüm noktalarından biri olarak tarihteki yerini aldı.

Sakarya Meydan Muharebesi’nin devamında Büyük Taarruzla düşmanı tamamen yok etmek için hazırlıklar başladı ve 1922 yılı ağustos ayına kadar sürdü.

Alpaslan’ın 26 Ağustos’ta Malazgirt savaşı ile Anadolu’nun kapılarının Türklere açılmasını sağladığı gibi Gazi Mustafa Kemal'in başkomutanlığını yaptığı orduda 26 Ağustos 1922'de düşmana başlattığı saldırı ile Anadolu’yu düşmanlardan temizlemeye başladı. 30 Ağustos'a kadar çembere alınan düşman kuvvetleri, Dumlupınar'da aldığı darbe sonucu kaçmaya başladı.

Bunun üzerine Mustafa Kemal Paşa, "Ordular, ilk hedefiniz Akdeniz'dir. İleri!" emrini verdi. Böylelikle, bozguna uğrayan Yunan ordusu İzmir'e kadar takip edildi ve 9 Eylül 1922 tarihinde ise İzmir'den çıkarılarak Anadolu düşmanlardan temizlenmiş oldu.

İşte tüm bu zaferler, Türk Milletinin, Türk ordusunun başarısı olarak tarihe altın harflerle yazılmıştır.