Şimdi Türklerin tarih sayfasından silinmesi mücadelesinin başkentine gidelim. Türklerin doğduğu yere Altay dağlarına. Lütfen Asya haritasını önünüze alın ve ülkeler ile milletleri inceleyin.Altay dağları bugünkü Moğolistan’da; komşuları Çin Rusya ve Kazakistan. Çin’in Türk Uygur Özerk bölgesi, Rusya’nın Moğolistan komşuluğundaki Türk nüfusun olduğu alanlar ve Kazakistan. Peki Türklerin hakim olduğu ülkeler; Uygur Özerk Bölgesi, Kazakistan, Özbekistan Türkmenistan, Kırgızistan, Azerbaycan Türkiye. Önemli Türk Nüfus bulunan Afganistan, pakistan ve İran.Haritayı derinlemesine incelerseniz eğer ipek ve baharat yolunu kullanacaksanız bu ülkelerin topraklarını kullanmak lazım. Alternatif güzergahlar yapılabilir ancak hem yolu çok uzatır hemde teknik olarak zor olur. Karbon kaynaklarının yolu peki. O da aynı güzergah. Hazar doğal gazı ve petrolü ile bölgenin zengin yeraltı kaynaklarını taşıyabileceğiniz güzergah içinde yine Türk topraklarını kullanmak zorundasınız.Ne önemi var artık bu yollar mı?kaldı dediğinizi duyuyorum. Tabi ki devam ediyor. Dünya ticaretinin birkaç siklet merkezi var. Örneğin Afrika Avrupa yada afrika Amerika gibi. Ama bu hatların en önemlisi ve vazgeçilmezi Çin Hindistan ile avrupa arasında binlerce yıldır var olan ipek ve baharat yolu. Bu yoldan ipek ve baharat taşınmıyor belki ama Çin ve Hindistan’ın ucuz iş gücü ile ürettiği ve sattığı ürünler var artık. Bu ürünler deniz yolu ile taşınamaz mı? Tabiki taşınır, ancak tüm yumurtaları tek bir sepete koyarsanız kırılırsa hepsi kırılır. Ayrıca tek bir yol demek daha pahalı taşımak demektir.

Bu yolların kime ait olduğunun ne önemi var parayı verir geçirir, hatta bir çoğu ile siyasi ilişkileri zaten iyi dediğinizi duyuyorum. Yaklaşık 50 yıl önce Avrupa da sizin gibi düşünüyordu. 1973 yılında OPEC( Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü) nün Arap üyeleri İsrail’i desteklediği için ABD ye petrol ambargosu koyup üretimi düşürdü. Bu ülkelerin büyük bir çoğunluğunun ABD ile ilişkileri iyiydi ama bu kriz ABD ve Avrupayı derinden sarstı. israil’in yanlızlaştırılabileceğini gördü Batı. Bu tarihten itibaren bu petrol yolları, üretim alanları, ve ticaret çaprazları konusunda sıfır risk oluşturabilecek önlemleri devreye soktu. Türklerin araplardan çok daha tehlikeli ve cesur olduğunu bildiği için bu alanlarda düzensizlik ve sorun yaratarak Türklerin bir araya gelmesine engel oldu. Afganistanın Ruslar tarafından işgal edilmesine ses çıkarmayan Batı, ardından mücahitleri destekleyip Afganistandan Rusları çıkardı ve yerine Selefi aşırı dinci Talibanı getirdi. Taliban önemli bir seçim. Çünkü bu bölgede müslüman olan Türklerin savaşmayı istemeyecekleri bir organizasyon. Böylece hem din benzerliği kullanıldı, hem de bölge çatışmaların ve karmaşanın içine itildi. Afganistan içerisinde bulunan Türkler de böylece devre dışı bırakıldı. Yaratılan şehir devletleri ile Çin Uygur Özerk bölgesi eğer sorun haline gelirse alternatif güzergah kontrol altına alınmış oldu. Afganistanda’ki karmaşa ile Özbekler ile Kırgızlar arasında suni sorunlar yaratılarak bu iki Türk topluluğu birbirine düşürüldü. Bu alanda Türksüz  bir boşluk yaratıldı.

Çin’in Uygur Türklerine Doğu Türkistan’ a yaptığı baskının tarihsel bir sebebi var ama galiba en önemlisi büyük üretiminin güvenli transferi için sorun yaşamak istemiyor. Tarih boyunca Göktürkler Hunlar hatta Moğollar nedeniyle çok zor yüzyıllar yaşayan Çin artık risk almak istemiyor, kuzey batısının güvenliği için Türk olsun istemiyor. Tüm dünyanın gözü önünde Gazze’den çok daha kötü insanlık suçları işleyerek katliam ve soykırım yapıyor. Bu soydaşlarımızın Türkiye’ye getirilmesi konusunda (yaklaşık 10 milyon kardeşimiz) dillendirilen görüş insani anlamda ve Türkiye’nin kalkınması anlamında çok doğru görülse de o bölgede Çin’in istediğininde bu olduğunu unutmamak gerekiyor. Türkleri coğrafyadan silmek yerine o coğrafyada kalmalarını sağlamanın yolları konusunda fikir geliştirmeliyiz. Etrafımızda dönen olayları anlatmayı bitirince bu konuda da fikirlerimizi söyleyeceğiz. Görünen o ki Türkleri çok zor zamanlar bekliyor.