84 milyon nüfusun yaşadığı ülkemizde yaşı tutan ve siyasete meraklı olan hemen herkesin en büyük beklentisi milletvekili olmaktır, Herkesin hayalini süsleyen 600 milletvekilinden birisi olarak TBMM’de yer almak ve ülke yönetiminde söz sahibi olmak yılar yılı vazgeçilmez bir tutku haline gelmiştir.
2018 yılında uygulamaya geçen Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi uyarınca bilindiği gibi TBMM artık eski gücünde değil, sistem gereği bakanlar kurulunun ve var olan tüm üst düzey bürokrasisinin bir gece yarısı kararnamesi ile Cumhurbaşkanı tarafından atanması vekilliği önemli ölçüde cazibe merkezi olmaktan çıkardı.
14 Mayıs 2023 tarihinde yapılan Milletvekili genel seçimi özellikle millet ittifakına mensup siyasi partilerin “güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçişi” için önemli bir kavşak olarak duruyordu.
Ancak Cumhur ittifakına mensup siyasi partilerin Millet ittifakına mensup partilere karşı sadece 23 milletvekili fazlalıkla seçimi kazanması arkasından ikinci tura kalan Cumhurbaşkanlığı seçimini 28 mayıs tarihinde cumhur ittifakı adayı Recep Tayyip Erdoğan’ın kazanması hem parlamenter sisteme geçişi önledi hem de TBMM’yi hiç olmadığı halde işlevsizleştirdi.
14 mayısta var olan tüm siyasi partilerden seçilen milletvekilleri ilk anın verdiği keyif ve heyecan ile TBMM’ye gidip kayıtlarını yaptırdılar, yakınları ile birlikte fotoğraf verdiler, TBMM kürsüsünden yemin ettiler, odalarına yerleşenler oldu oda bulamayıp seyyar dolaşanlar oldu ama süreç bir şekilde tamamlandı.
14 Mayıs tarihinden bu zamana kadar yaklaşık dört ay geçti, Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından oluşturulan yeni bakanlar kurulu göreve başladı, TBMM’de var olan ve daha çok Cumhur ittifakına mensup milletvekilleri tarafından oluşturulan komisyonlar kendi ölçülerine göre çalışmaya başladılar.
Böyle bir süreçte ziyaretçi akınına uğrayan milletvekilleri muhtemelen seçim bölgelerinden “hayırlı olsun” ziyaretçilere yemek ısmarlamaktan aynı gün memleketlerine dönme ihtiyacı olmayanlar için konaklayacak yer ayarlamaktan başka bir işlevlerinin olmadığının farkına vardılar.
31 Mart tarihinde yerel seçim var, Türkiye
-30 Büyükşehir
-51 şehir
-922 İlçe
-386 belde
Belediye başkanını seçmek için sandığa gidecek.
Biz özellikle hiçbir işlevi kalmayan muhalefet partilerine mensup milletvekillerinin 31 mart tarihinde yapılacak seçimde Büyükşehir –il yada büyük ilçelerden belediye başkan adayı olmak için alttan alta kulis yaptıklarını biliyoruz.
Geçtiğimiz günlerde büyükşehirlerin birisinden seçilip TBMM’ye giden bir muhalefet partisi milletvekiline “-Seçimde başkan adayı olacakmısın?” diye sormuştuk, Şu an milletvekili olarak TBMM’de görev yapan siyasetçi dostumuz “-Biz 14 mayısta güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçmek için aday olduk çaba gösterdik ancak başarılı olamadık, şu an TBMM’de hiçbir işlevimiz yok belediye başkan adaylığı için henüz bir fikrim yada çalışmam yok ancak genel merkezimiz yerelde belediye başkanlığı için sana ihtiyaç var dediği an bana yapılacak bir şey kalmaz gider aday olurum” cevabını vermişti.
Önceki gün İYİ Parti genel başkanı Meral Akşener’in partisinin İzmir milletvekili Ümit Özlale’yi İzmir büyükşehir belediye başkanı olarak açıklaması ile bölgelerinden belediye başkan adayı olmak isteyen milletvekillerinin de önünü açmış oldu.
Göreceksiniz önümüzdeki günlerde hem iktidar kanadından ama daha çok muhalefet kanadından çok sayıda milletvekilinin belediye başkan adayı olmak için zemin yoklama çalışmasına başlayacaklarına şahit olacağız.
TBMM’de ricacı olmak yerine yerelde icracı olmak tüm siyasetçiler için daha cazip olsa gerek.