Club Brugge maçından sonra yenemiyorsan yenilme demiştik. Bu maç için de yeniliyorsan böyle yenil diyebiliriz herhalde. Sahadaki oyuncular taraftarın görmek istediği mücadeleyi sonuna kadar sergiledi.
Maç öncesi yazımda değindiğim bazı konular vardı. Lemina’nın sakatlığından sonra Galatasaray’ın orta saha kurgusunun ne yönde olacağı aşikardı ve Tuchel gibi sapkınlık seviyesinde bir analizci için bu çok önemli bir artıydı. Ama Fatih Terim şapkadan tavşan çıkararak beni ve benim gibi düşünenleri, üstüne en önemlisi Thomas Tuchel’i ters ayakta yakaladı.
Galatasaray dün 6-3-2, 4-5-2 arasında mekik dokudu. Evet sayılarda bir yanlışlık yok Uruguaylı file bekçisi futbolun tozlu raflarına kaldırılan sarkık libero mevkiini bir maçlığına İstanbul’a indirdi ve takımını adeta 1 kişi fazla oynattı. İlk yarı kariyer devresini oynayan Luyindama’da Muslera’nın büyük etkisi var zira hatasız bir maç oynadı.
Deplasman takımı için maçı 0-0’dan 0-1’e getirmek zordur. 0-1’den 0-2’ye getirmek de zordur ama 0-2’den 0-3’e getirmek o kadar zor değildir çünkü git gide çözülmeler dağılmalar başlar. İşte Muslera dün takımını 95 dakika maçın içinde tuttu.
Luyindama-Donk-Marcao ve kenarlarda Mariano-Nagotomo savunma hattının hemen önünde N’Zonzi-Seri-Belhanda üçlüsü ve en uçta Babel-Falcao ikilisi Tuchel’in pek ihtimal verdiği dizilim değildi ki bunu basın toplantısında da açıkladı.
Marquinhos-Gueye çapalarıyla orta sahaya kavga etmeye çıkmışlar. Maçta mücadele oranı çok yüksekti. Acaba Lemina fit olsaydı Belhanda’nın yerine düşünülür müydü diye sorular geliyor aklımıza.
Sahanın en iyisi olan Muslera’dan sonra Galatasaray’ın en iyisi Seri ve N’Zonzi’ydi dün akşam. Luyindama ilk 45’i ikinci yarıya yansıtamadı. Luyindama özellikleri ve Galatasaray takım yapısından dolayı bu kadar yoğun savunma yapmaya alışık değil.
Derbi sonrası sormuştuk Seri derbide oynamalı mıydı diye öyle bir şey izletti ki bize artık tahtaya ilk yazılanlardan olur Galatasaray için.
Maç planına tekrar dönecek olursak Galatasaray’ın bu mücadele seviyesine çıkması gecenin artılarından. Aksi halde skor dramatik olurdu. Galatasaray orta sahası “kirli” işleri çok iyi yaptı dün akşam ama aldatmasın çünkü bu stratejinin STSL’de uygulanabilirliği yok. Alan paylaşımı ve savunma performansı konusunda elit kategoriye çıkma yolunda ilerleyen PSG’ye karşı çok fazla üretemeyince eleştirilmezsiniz evet ama lig için hiç umut vermiyor bu takım. Galatasaray teknik heyeti elindeki kartları lige uygun hale getirmekle mükellef.
Ligde 4’lü savunmanın önüne Seri-N’Zonzi, kanatlarda Feghouli-Babel ve ileride Andone-Falcao gibi bir 11 yapabilir Fatih Terim. Ligin açık ara en pragmatist hocası dün nasıl ortaya başka bir şey atıp Tuchel’i şaşırtıyorsa hafta sonu Gençlerbirliği deplasmanına da klasik 4-4-2 ile çıkabilir.
Falcao bu ligin tek elması ama o elması işleyebilecek teknoloji henüz mevcut değil. Golcüler atamadıkça top onlar için ağırlaşır. Topu Falcao için daha fazla ağırlaştırmanın lüzumu yok. Takım ülke sınırları içinde Belhanda’nın kızakta olduğu klasik 4-4-2 diye bağırıyor zira.