İnsanoğlu doğduğu günden son nefesini verdiği ana kadar kendisinde içerisine dahil olacağı bir çember ihtiyacı duyar, Söz konusu çemberin içerisine girdiğinde başka bir hayatı giremediğinde ise yine başka bir hayatı olur.

Çemberin içerisinde olmanın neler kazandırdığı çemberin dışında kalındığında da ne büyük imkanlar kaybettirdiğine en iyi örnek siyaset arenasıdır.

İktidara gelme arzusundaki siyasetçiler bilindiği gibi ilk aşamada dar bir kadro ile oluşturdukları kurucular kurulu üyelerini tamamlayabilecekleri zorlu bir süreç yaşamak zorunda kalırlar.

Yeni bir parti kurmak kurduktan sonrada o partiyi iktidara getirebilmek bilindiği gibi dünyanın en zor işi olsa gerek.

Türk insanı normal şartlarda iktidarda olmayı ve iktidar partisinin her hangi bir noktasında görev almayı çok sever en azından iktidar partisine üye olarak kendisi adına uygun fırsatı kollamaya başlar.

Yapılan ilk seçimde seçmen ilgili partiye iktidar yada muhalefet olma görevi verir, İktidara gelen parti yada partilerin kurucuları arasında yer alan siyasetçiler anında bakanlar kurulu üyeleri arasında yer alır.

İktidara gelemeyen ancak TBMM’de grup kuracak sayıda milletvekili kazanan ve 3 dönem 4 dönem muhalefette kalan siyasi partilerde siyaset yapan partililer de bir şekilde liderin yanında saf tutarak çemberin içerisinde kalmaya çaba gösterirler.

İktidara gelen ve bu iktidarını uzun bir süre devam ettirebilen siyasi partilerde asıl mücadele lidere yakın olmak ve bir kere girme şansını buldukları çemberin dışında kalmamak için verilir.

İktidarda bulunan siyasi partide siyaset yapanlar yukarıda da belirttiğimiz gibi lidere yakın oldukları oranda ülkeyi yönetecek kadronun içerisinde yer alırlar.

İster iktidarda ister muhalefette olsun bir siyasi partinin yönetim kadrosunda bir kere yer bulan ve parti liderinin güvenini kazanan , liderin sözünden çıkmayan bir siyasetçinin çok uzun yıllar partinin yönetim kadrosunda olduklarına ait çok sayıda örnek verilebilir.

Bir kere çemberin içerisinde yer bulan ve yaptığı çalışmalar ile liderin etrafında saf tutan siyasetçi nerede ise bir ömür boyu TBMM’den ayrılmaz, kendisine “Meslek nedir” diye sorulduğunda “siyasetçi” cevabını veren çok sayıda tanıdık biliyoruz.

Siyasete biraz ilgi duyanlar kafalarını kaldırıp  parti yönetimlerine şöyle bir göz gezdirdiklerinde anlatmaya çalıştığımız çemberin içinde olanları ve bir zaman çemberin içerisinde iken en azından lidere yaptığı bir yanlış dolayısı ile çemberin dışına itilen çok sayıda siyasetçi göreceklerdir.

Çemberin içerisinde kalmak önemli.

Çemberin dışında kalan siyasetçilere çok ihtiyaçları olan hava almaya bile imkan kalmadığı bir gerçek.

Dikkatli olmak lazım.