Biz Türkiye olarak akışına bırakmayı seven bir ülkeyiz.Kontrol  mekanizmamız oluruna bırakmayı tercih eden ya da etmek zorunda kalan bir yapı biçiminde.

Ne dersiniz?

Jeopolitik ve coğrafi konumumuzda buna çok elverişli.

Biz neden böyle bir ülkeyiz?

Basit bir örnek vereceğim şimdi size,trafik ve trafikte park eden araçlar.

Geçen kaldırımda yürüyorum,şoför  el işaretiyle in in kaldırımdan çekil diyor bana ve otomobili kaldırıma çıkartıyor.

Korktum,çekildim;gerçi şoförün kaldırımda seni ezerim ceza da yemem gibi bir duruşu da yoktu ama bu ülkede her şey mümkün gibi bir algı var insanlarda.

Neden dersiniz?

Çok fazla katakullili yaşam formatlarına sahibiz özellikle bu yüzden sistem güvensizliği yaşıyor olmamız doğal olabilir.

Bu jeopolitik bir özellik diye düşünüyorum, bir tarafta Avrupa diğer tarafta Asya yani çoklu politik bir kültür varlığına sahip bir ülkeyiz.

Açık politik karakter ve kişilik yapılarına sahibiz bu yüzden.

Bakıyorum da nerde ayrıcalık tanınmış insanlar var biz daha iyi olacağız biz iyiyiz diye gerçekleri bastırmaya çalışan pekala çok iyi olduğunu bildiği rakiplerini eksik kılmaya çalışan hayat anlayışından bıktık.

Adına torpil rüşvet diyorlar.

Biz niye böyleydik dersiniz trafikte,devlet dairesinde,herhangi bir kuyruk sırasında;biraz önce mayamızın neden böyle şekillendiğini anlattım,politik algımız yüzünden.

Yıllarca değişmeyip kanayan bir yara halinde varlığını sürdüren torpil rüşvet vakaları;sonrasında gördüklerimiz başarısızlık kaza ve benzeri.

Konuyu bağlamak istediğim nokta,yaşanan suçlar karşısında erken önlem almak sonradan dört beş yüzyıl gibi komik cezalar vermekten daha iyi,yani önce suçu engelle,ayrımcılık tanıma ki sistem otursun.

Sistemi oturmuş her ülke özgür bir politik algı içinde dikkat ederseniz,biz neden böyle bir algıya sahip değiliz; bu konum içinde ekonomimiz bir türlü düze çıkmıyor,en iyi eğitim düzgün ve sağlam bir ekonomiyle olur.

Varlığını sürdürme söz sahibi olma mücadelesi değil mi?

İyi olanın kazanması gerektiği bir dünyada siz neyi sindiremiyorsunuz başarısızlığı mı ki bir sindirme meselesi de değil bu söz sahibi olma ve güç mücadelesi bir ruhsal bozukluk;bakın Japonlara başarısızlık karşısında intihar ediyor toplum.

Anlatmak istediğim ülkeler ülkeleri insanlar insanları , ülkeler insanları insanlar ülkeleri etkiliyor.

Biz neden böyle bir ülkeydik anladık mı?