Zaman, bir mevsim gibi gelip geçerken, insan hayatı da doğanın döngüsüne benzer bir seyir izler. Baharların coşkusu, yazların sıcaklığı, sonbaharın hüznü derken nihayet kış gelir ve her şeyi beyaza boyar. İşte bazen insanın ömrüne de kar yağar; soğuk, sessiz ve düşündürücü...
Kar, saf ve berrak bir örtü gibi düştüğünde, insanın iç dünyasına da sessizlik çöker. Hayatın telaşı içinde yorulan ruh, beyaz örtünün altında durup düşünmeye fırsat bulur. Karın sessizliği, insanın içindeki fırtınaları susturur, geçmişe dönüp bakmasına ve hayatı yeniden yorumlamasına olanak tanır.
Ömre yağan kar, yaşanan acılar, kayıplar ve hüzünler olabilir. Bazen bir vedanın soğukluğudur, bazen de hayallerin gerçekleşmemesinin getirdiği kederdir. Ancak kar, sadece bir son değildir; aynı zamanda yeni başlangıçların da habercisidir. Çünkü kar, toprağı dinlendirir, baharın filizlenmesi için gerekli olan uykuyu hazırlar. Tıpkı hayatın zor zamanlarının, insanı olgunlaştırıp daha güçlü bir hale getirmesi gibi...
Ömrüne kar yağan insan, bazen üşür, bazen de bu beyaz güzelliğin içinde huzur bulur. Soğuk ve sessizlik, insanı kendi iç dünyasıyla yüzleştirir ve belki de en derin farkındalıklara ulaşmasını sağlar. Karın altında filizlenen umut gibi, her kışın sonunda mutlaka bir bahar vardır.
Bazı karlar, gözyaşları gibi süzülerek düşer insanın yüreğine. O sessizlikte, belki eski bir hatıra canlanır, belki hiç tamamlanmamış bir cümle yankılanır kulaklarda. Soğuğun tenine işlediği gibi, hatıralar da yüreğe işler. Ama bu karın altında kaybolmamak gerekir; çünkü en karanlık gecelerin bile bir sabahı vardır, en sert kışların bile bir baharı...
Bu yüzden, ömrümüze kar yağdığında üzülmek yerine, onun bize kattığı anlamı görmek gerekir. Her kar tanesi, bir hikâye anlatır; her beyaz örtü, yeniden yazılmayı bekleyen bir sayfa sunar. Önemli olan, bu beyaz örtünün altında kaybolmak değil, onun sunduğu dinginlikten güç alarak yolumuza devam edebilmektir.
Ömrümüze yağan kar, sadece bir mevsimdir; geçicidir. Ama bu mevsim, kalbimizde bir iz bırakır, hayatı daha derinlemesine anlamamıza yardımcı olur. Ve en sonunda, karların eriyip baharın gelmesi gibi, zor zamanların ardından mutlaka yeni umutlar yeşerir.
