Yoldan çekilmek

Ülke yönetiminde yada yaşadığı bölgenin yönetiminde söz sahibi olmak adına yola çıkanlar için değişmez üç kural vardır.

-Ya bir yol aç

-Ya bir yol bul

-Yada yoldan çekil.

Siyasette başarılı olanlara bakıldığında nerede ise tamamının kendi anlayışlarına göre bir siyaset geliştirdiklerini kendi dünya görüşlerine göre açtıkları yoldan sapmadıklarını bu anlayışlarından dolayı bu dünyaya veda ettikten çok uzun yıllar sonra bile isimlerinin unutulmadıklarını biliyoruz.

Siyasette bir yol açamayanların tercih ettikleri ikinci yol ise “ya bir yol bul” geleneğidir.

Siyasete yol açmak adına girdikten belli bir süre sonra açılmak istenilen yolun yada yolların son derece zor son derece engebeli olduğunu anlayan siyasetçinin ikinci bir yol olarak kendisini kurtaracak bir liderin partisinin kanatları altına girmekten başka bir yol kalmadığını anlayınca attığı adı da “yeni bir yol bul” olarak değerlendirilir.

Söz konusu bu “Yeni bir yol bul” anlayışını temsilen son derece büyük sözler ile iktidarda bulunan partiye o partinin genel başkanına olmadık ifadeler ile saldırdıktan belli bir zaman sonra sanki hiçbir şey olmamış o ifadeler söz konusu lider tarafından söylenmemiş gibi iktidar partisine giriş yaptıktan orada başka bakanlık olmak üzere kendisini ve sülalesini uzun yıllar rahat ettirecek siyasetçiler için en iyi örnektir.

Bütün bu denemelere rağmen yani yeni bir yol açamayan hatta yeni bir yol bulamayan siyasetçiler için hiç değişmeyen “yada yoldan çekil” seçeneği yıllar yılı hiç değişmeden bir kenarda bekler durur.

Normal şartlarda yoldan çekilmek bir noktada muhatabını da pek çok dertten pek çok sıkıntıdan kurtaran bir can simididir.

Lakin başta siyasetçiler olmak üzere STK’larda yada hayatın diğer alanlarında başarmaya çalıştıkları her işi berbat ettikleri halde bir türlü yoldan çekilmeyen daha da acısı yoldan çekilmeyi hiçbir şekilde düşünmeyen büyük bir kitle mevcut.

Dünyanın pek çok ülkesinde bir seçim kaybeden siyasetçi “benden bu kadar” diyerek yoldan çekiliyor.

Bizim memlekette ise maalesef siyaset babadan dededen kalma bir padişahlık gibi devam ediyor.

Ardan 30 yıl 40 yıl geçtiği saçları bembeyaz olan, gözleri görmeyen, kulakları duymayan çok sayıda siyasetçi asla yoldan çekilmeyi düşünmüyor.

Bizde bu duruma “Demokrasi” diyoruz.

#amp-auto-ads