Yapı denetim firmalarına uygulanan eziyet

Genel manada “Yapı denetimi nedir ne iş yapar?” sorusunun cevabı “Yapı Denetimi bölümü, projeleri alanında uzman kişiler tarafından hazırlanmış olan yapıların, kanuni yönden uyguluğunun denetlemesini sağlayan personellerin yetiştirilmesini amaçlayan bir bölümdür. Yapı denetimi elemanları mühendis veya mimarların sevk ve idaresi altında çalışır.”şeklindedir.

Yapılan inşaatların daha sağlıklı bir şekilde son kullanıcıya teslim edilmesi adına yıllar önce hayata geçirilen yapı denetim firmaları o gün bu gündür işlerini devam ettirmeye çalışıyorlar.

Belli sınavlardan geçirilerek yeterlilik verilen yapı denetim firmaları önceleri inşaatı yapan müteşebbisler ile yaptıkları anlaşmalar ve anlaşırken uyguladıkları indirimler ile yollarına devam ettiler.

Bir süre sonra söz konusu yapı denetim firmaları bulundukları yerleşim merkezlerindeki yerel yönetimlerin siyasi görüşlerine göre hareket etmeye başladılar.

Daha açık bir ifade ile yapı denetim firmalarının yöneticileri o yerleşim merkezinde seçim kazanıp belediye başkanlığını kazanan siyasetçiler üzerinde baskı kurup son derece büyük projelerinin yapı denetimlerini kendi bünyelerine katmaya çaba gösterdiler.

Söz konusu belediye başkanları, başkan yardımcıları yada onların görevlendirdikleri danışmanlar daha proje aşamasındaki yapıların yöneticilerini arayarak “Bu bölgede yapı denetim firması çok ancak falanca yapı denetimi ile işbirliği yaparsanız en azından belediyelerde işleriniz daha çabuk çözülür” şeklinde tavassutta bulunmaya başladılar.

Bu şekilde devam eden siyasi kayırmacılık sırasında o yerleşim merkezindeki belediye ile aynı siyasi görüşü savunan yapı denetim firmaları var olan tüm büyük projelerin işlerini alıp yürüyünce yine o bölgede olan ancak belediye yönetimleri ile aynı dünya görüşünü savunmayan yapı denetim firmaları ise nerede ise iş yapamaz noktaya kadar geldi.

Bu durumun yani kayırmacılığın artık sürdürülemez olduğu anlaşılınca Ankara’da yapılan bir çalışma sonrasında önceki sürece rahmet okutacak “Havuz sistemi” getirildi.

Yapı denetimciler için uygulanan havuz sistemi bir noktada tüm yapı denetimcilerin tepkisini çeken kayırmacılığı ortadan kaldırdı o aşamadan sonra proje sahiplerin inşaatların denetimini ahbap-çavuş ilişkisi içerisinde istedikleri firmaya değil havuzdan çıkan yapı denetim firmasına vermek durumunda kaldılar.

İlk aşamada yapı denetimciler söz konusu bu havuz sisteminden memnun kaldılar ancak İstanbul’un Tuzla ilçesindeki bir projeye, Silivri’deki bir yapı denetimci yada tam tersi noktalardaki bir yapı denetimci düşünce işler iyiden iyiye sarpa sarmaya başladı.

Biz sıkıntıyı Tuzla ile Silivri ilçeleri üzerinden anlatmaya çalıştık ancak bu durum sınırları son derece geniş olan Konya-Sivas başta olmak üzere tüm ülke genelinde hem yapı denetimcileri hemde proje sahiplerini perişan etmeye başladı.

Yapı denetim firmaları ücretlerini bayındırlık birim fiyatı üzerinden alıyorlar,Bu durumda hem bayındırlık birim firmalarının az olması hem gidilecek mesafenin uzak olması işlerin nerede ise tıkanma noktasına gelmesine yol açtı.

Yapı denetim firmaları kendilerine uzak olduğu için para kazandırmayan projelerin denetimini yapmak istemiyor, Proje sahipleri de elden geldiği kadar çabuk bir şekilde işini bitirmek istiyor.

Belli zamanlarda yapı denetim firmaları “biz söz konusu projenin denetimini yapmaktan vazgeçiyoruz” diye sistem üzerinden  istifalarını yazıyorlar ancak yazılan bu istifaların en erken 15 gün sonra işleme alındığı ve yeni yapı denetim firmasının atandığı tüm sektör tarafından kabul ediliyor.

Bu şekildeki uygulamalar yüzünden 4-5 yapı denetim firması değiştiren bu yüzden de işe başlayamayan inşaat firmalarının bulunduğunu herkes biliyor.

Biz bu durumu başta Ankara’da olmak üzere Türkiye’nin pek çok Çevre ve Şehircilik il müdürlüklerindeki görevliler ile görüştük ve kendilerine “-Bu işin kolayı yokmu.?” sorusunu yönelttik.

Söz konusu bürokratların tamamı bizim sorumuza “-Yüksel Bey bu işi kim nasıl yaptı bilen yok, kimse de işi düzeltmeye çalışmıyor, İşin çözümü hangi müteşebbis bir projeye başlamışsa o projeye en yakın mesafedeki yapı denetim firmasının gönderilmesidir, bu sayede yapı denetim firmalarının mağduriyeti önlenir ama en fazla da bu karışıklık dolayısı ile hiçbir suçu günahı olmayan ve yapı denetim firmaları üzerinden mağduriyet  yaşayan inşaat sahipleri kurtarılır” cevabını verdiler.

Problemin çözümü son derece basit, Tuzla’da başlayacak olan bir inşaat projesine Silivri’den bir yapı denetim firması görevlendirilmeyecek, Aynı durum tam tersi olarak ta yapılmayacak, bu sıkıntı projelere yapı denetim firması atayan programa katılacak ufak bir yazılım ile anında çözülebilir.

Biz bu konunun takipçisi olacağız, Türkiye’de ekonomi zaten kötü, bünyelerinde teknik eleman çalıştıran yapı denetim firmalarının hakkını hukukunu korumak diğer taraftan yapı denetim firmalarının istifa etmeleri dolayısı ile inşaata başlayamayan müteşebbislerinde yaşadığı mağduriyete son vermek adına tüm yetkililerin bu minicik adımı atacaklarına inanıyoruz.

Bugünden tezi yok.