Her yaz olduğu gibi bu yazda, insanların ölmelerine yaralanmalarına ya da sağlığının bozulmasına sebep olan tehlikeleri köşe yazıma taşıdım. Çünkü her yıl benzer olayları artarak yaşayıp duruyoruz.
Yaz mevsimini doya doya yaşamaya başladığımız bu günlerde hava sıcaklıkları günden güne artıyor. İnsanlar ise sıcaklıklardan korunmak için tatillerini sahil yerlerinde, yaylalarda veya köylerinde geçirmeye çalışıyorlar. Her ne kadar yaz mevsimi tatil ve eğlence anlamına gelse de, yaz aylarında büyük küçük her yaşta insanları bekleyen birçok tehlikeler bu dönemi sıkıntılı hale getirebiliyor.
İnsanların en çok maruz kaldıkları bu tehlikeleri;
*Kazalar
*Güneş -Yaz hastalıkları
*Böcek sokmaları
*Boğulmalar şeklinde sıralayabiliriz.
Peki, neden bu tehlikeler ülkemizde bir türlü azalmıyor.
Uluslararası Uygulamalı Sistemler Analizi Enstitüsü'nden Wolfgang Lutz ve ekibi, 1970-2010 yılları arasında 174 ülkede kişi başına düşen gelir, yaşam süresi ve okullaşma yıllarının ortalamasını aldı.
Ömrü uzatan, insanları tehlikelerden uzak tutan; para değil, eğitim
1970'li yıllardan beri baskın görüş, paranın ömrü uzattığı yönündeydi. Sebep ortadaydı, Gıdadan sağlık hizmetlerine kadar sağlık ve uzun ömür için gerekli her şey, cebimizdeki paraya bakıyordu. Ekonomilerde yaşanan değişimler gösterdi ki, her ülkenin verileri bu şemaya uymuyor.
Araştırmacı Wolfgang Lutz'a göre, zenginliğin yaşam beklentisini doğrudan uzattığı görüşünün çok da doğru olmadığı, eğitimin hem zenginlik hem yaşam beklentisini yükselten asıl faktör olarak öne çıktığını ortaya koyuyor.
Lutz bunu şöyle açıklıyor: Eğitim kişinin bilişsel kabiliyetlerini geliştirerek yaşamını daha iyi planlayıp kendi kendini kontrol edebilmesini de sağlıyor. Bazı araştırmalar, IQ'su daha yüksek olanların daha uzun yaşadığına işaret ediyor.
Sangheon Lee ise, sağlık, maddi durum ve eğitimin hepsi birbirini etkileyen faktörler olduğunu, ölüm nedenleri zaman içinde ve ülkenin gelişkinlik düzeyine göre değişiyor diyor.
Bugün durum genel olarak geçmiş yıllara nazaran çok daha iyi. Daha uzun yaşıyoruz, ancak hala alınacak epeyce yol var. Altyapı, hijyen, beslenme, aşılama ve temel sağlık hizmetlerinde iyileştirmeler yapılması gerekiyor.
Daha fazla güvenlik önlemlerinin yanı sıra daha iyi ruhsal sağlık hizmetlerine ve de eğitime ihtiyaç vardır.
Her yaz ülkemizde yaşanılan kazaların, Güneş -Yaz hastalıklarının, Böcek sokmalarının, Boğulmaların artarak devam etmesinin temelinde eğitimsizlik yatmaktadır. Yapılan tüm bu araştırmalar; kitap okumanın ne kadar önemli olduğunun önemli bir kanıtıdır
Yazın tadını çıkarırken bir yandan da kitap okuyalım, tehlikelerden uzak duralım.
Gönlünüzce iyi bir tatil geçirmeniz dileğiyle.