Öğrenciler için yaz tatilinin önemi.

Bugün  2023-2024 eğitim ve öğretim yılı bugün sona eriyor ve ders zili son kez çalacak..

74 bin okulda ve 744 bin derslikte 20 milyon 481 bin öğrenci ve 1 milyon 178 bin öğretmenin Eylül ayına kadar tatil yapacaklar.

9 Eylül 2024'te ise 2024-2025 eğitim öğretim yılı başlayacak.

Artık Okullar kapandı, dersler bitti. yoğun ve yorucu geçen bir eğitim döneminin ardından uzun ve sıcak günlerle dolu yaz bir yaz tatili öğrencileri, öğretmenleri bekliyor.

   Yaz mevsiminin gelmesi ve okulların kapanmasıyla tatil sadece öğrencilere değil, bir yerlere gidip tatil yapma düşüncesi hemen hemen her evde seslendirilmeye başlanır oldu. Uzun ve yorucu geçen bir yılın ardından hem bedeni hem de ruhu dinlendirebilecek huzurlu bir tatil yapmak herkesin hayalidir.

Doğal olarak tatil, her insanda farklı farklı düşüncelere sebep olur. Kimine göre tatil; doğup, büyüdüğü iline, köyüne gitmek, kimine göre  serin yaylalarda yeşillikler içerisinde, kimine göre  denizin mavilikleri içerisinde ve kenarında ya da kaplıcada tatilini geçirmektir. Bazı insanlar da yaşadığı şehirde kalıp yine akraba çevresi içinde tatillerini değerlendiriyorlar.

         Tatil döneminin tamamen ders çalışma ile geçirilmesi ne başarılı çocuklar için, ne de başarısız çocuklar için yararlı olmaz.

Ancak tatili boşa geçirmekte olmaz. Tamamen boş geçirilen bir yaz tatilide tehlikelidir.

Yaz aylarında çocuklar tatil yaparken, başıboş kalmamalı. Tatilin bir bölümünü belediyelerin, özel kurumların düzenlediği yaz okullarına, kurs ve etkinliklerine katılımını sağlamak için ayırmak, çocukları kötü alışkanlıklardan uzak tutmak adına çok faydalı olur.         

Bu kurs ve etkinliklere, katılarak çeşitli bilgiler öğrenen, beceriler kazanan çocuklar, yaptıkları sosyal faaliyetlerle de hayata hazırlanmış olurlar.

Ancak yaz aylarında çok sayıda açılan kurs, etkinlikler ve yaz okullarından çocukların beden sağlığı açısından hijyene ve ruh sağlığına önem veren, her türlü alt ve üstyapıda güvenlik önlemi alan, sağlık görevlisi bulunan ve alanlarında uzman eğitimcileri olan yerler tercih edilmelidir.

Ayrıca İlkokul birinci sınıf öğrencileri uzun süren bir tatil sonunda okuma yazmada güçlük çekebilir. Bu bakımdan çocuklarla onların zevk alabileceği şekilde okuma yazma becerilerinin geliştirmelerine katkı sağlayacak çalışmaların yapılması gerekir.

Diğer öğrencilerinde bol bol kitap okumaları yerinde olur.  Çocuklara istedikleri her an ve her yerde kitap okuma alışkanlığı kazandırmak, kitap okumayı sevdirmek adına anne ve babalar kendileri de kitap okuyarak rol model olmaları gerekir.

  Tatilde dikkat edilecek önemli bir hususta; çocukları, televizyon, internet, bilgisayar oyunları ve akıllı cep telefonları gibi sanal dünyanın esir alacak olmasıdır.

Sanal dünyanın esiri olan çocuklar pasifleşir, gerçek hayattan kopar. Zamanla ruhsal ve zihinsel, fiziksel, rahatsızlıklar da baş gösterir. Buna dikkat edilmesi, sanal dünya ile olan iletişimleri kontrol altına alınması gerekir.

 Çalışan ve tatile çıkamayan anne ve babalarda en azından hafta sonlarında çocuklarını onların sevdikleri yerlere, akraba ziyaretlerine götürerek, çevrenin millî ve manevî değerlerini, tarihini, kültürünü öğrenmesi adına  müze ve ören yerlerini gezdirerek, Ailece düzenleyecekleri aktivitelere katılarak çocuklarının tatilini hoşça geçirmelerini sağlayabilirler.

Herkese gönüllerince iyi bir tatil geçirmeleri dileğiyle....