Sezonun tempo açısından en doyurucu maçını izlemiş olabiliriz. Erken gelen Göztepe golü 2 takımın da başlangıç planını rafa kaldırmasını sağladı. Sakatlıktan dönen Max Kruse, Vedat Muriqi’in yokluğunda maça en uçta başladı ancak erken gelen Göztepe golü Ersun Yanal’ı Max Kruse’yi 3. bölgede bağlantı oyuncusu olarak kullanmaya itti.
Soner-Castro ikilisinin Alpaslan-Titi ikilisiyle arasındaki boşluğa iyi yerleşen Fenerbahçe oyunun kontrolünü tamamen ele geçirdi. İlk yarım saatte Trabzonspor maçından sonra sezonun en akıcı futbolunu oynayan Fenerbahçe bitirici bir santrafor oyuncusunu çok aradı. Akan oyunda Alpaslan’ı ve Beto’yu geçemeyen Fenerbahçe çareyi ölü topta buldu. Emre’nin kullandığı kornerde topa iyi yükselen Serdar Aziz bu sezon ligdeki 2. golünü attı. 44. dakikada gelen gol Fenerbahçe’nin soyunma odasına geride gitmesini engellediği için iki kat önem arz ediyordu. Hatta 1–1’den sonra Deniz Türüç ayağına kadar gelen fırsatta Beto’yu mağlup edemeyince Fenerbahçe öne geçme fırsatından oldu.
İkinci yarıda takımlar biraz daha temkinli oynamak düşüncesindeyken Luiz Gustavo’nun yaptırdığı kalitesine hiç yakışmayan penaltı maçı yine düelloya çevirdi. Alpaslan’ın kaçırdığı penaltının dönüşünde Fenerbahçe golü buldu ancak pozisyonun tekrarı izlendiğinde kaleci Altay’ın atış esnasında nizami duruşta olmadığı tespit edilerek Fenerbahçe’nin attığı gol geçersiz sayıldı ve penaltı atışının tekrarına karar verildi.
Geçen hafta Malatya deplasmanında bu pozisyondan dili yanan Fenerbahçe oyuncuları hakeme şiddetli itirazda bulunsa da karar değişmedi. Tekrarlanan penaltıda golü bulan takımının en başarılı ismi Alpaslan Öztürk, Göztepe’yi ikinci defa öne geçirdi.
Golün ardından yapılan Zanka-Muriqi değişikliği Ersun Yanal’ın bize ne kadar şiddetli bir risk aldığını gösteriyor. 65. dakikada savunmada verilen boşlukta Serdar Gürler kaleciyle karşı karşıya kalmışken Serdar Aziz öyle bir müdahalede bulundu ki başarılı savunmacı Fenerbahçe için sezonun geri kalan kısmını kurtarmış olabilir. Maçın bitimine yaklaşık 35 dakika varken illa risk alınacaksa neden günün başarısız ismi ve sarı kartı olan Luiz Gustavo çıkmadı da Zanka çıktı bunu anlamış değilim.
Birkaç dakika sonra Kruse’nin ortasında Muriqi topu Garry Rodrigues’e indirdi. Rodrigues’in vuruşunda top ağlarla buluştu ve skora tekrar denge geldi. Yaklaşık 5 dakika boyunca VAR odasında izlenen pozisyonda ofsayt olmadığı sonucuna varıldı ve ağlarla buluşan top geçerli sayıldı. İşte tam bu noktada benim rahatsız olduğum bir husus var. Bunlar Malatya’da uygulanmayan kuralın eyyamı için 5 dakika boyunca Garry’nin çizgisini denklemeye çalıştılar. Hatayı hatayla telafi etmek bu yapının ne yazık ki genlerine sirayet etmiş. Bu teorimin doğru olduğu 93. dakikada Deniz Kadah’ın attığı goldeki ofsaytın tekrarının derhal ekranlara yansıması ve kararın hemen uygulanmasıyla ispatlanmıştır.
Yüksek tempolu maçın hızını kaldıramayan hakem Abdülkadir Bitigen yeri geldi VAR’ı soluklanmak için kullandı. Hakem kararları konuşmaktan ne kadar hoşlanmasam da bu gibi maçın önüne geçen hakemleri masaya yatırmadan maç hakkında yorum yapma şansımız maalesef kalmıyor.
Kültleşmiş macera filmlerine taç çıkartacak maçın sonunda puanlar paylaşıldı.
Öte yandan maç esnasında 2020 Avrupa Futbol Şampiyonası’nın kuraları çekildi. Millilerimiz şampiyonada A Grubu’nda İtalya, İsviçre ve Galler ile eşleşti. Gruptaki en önemli rakibimiz olan İsviçre hakkında birkaç cümlem olacak. Avrupa futbolunun yükselen değerlerinden olan İsviçre’yi 2011–12 sezonunda Samsunspor’u çalıştıran Vladimir Petkovic yönetiyor. Petkovic 11–12 sezonunda ligde 21 maçta 16 puan toplayıp görevden ayrılmıştı. Açılış maçında Roma’da İtalya’ya karşı oynadıktan sonra İsviçre ve Galler maçlarını Bakü’de oynayacak olmamız bizim için büyük şans. Can Azerbaycan bizi bağrına basacaktır. Milli takımımıza yürekten başarılar diliyorum.