İsmi var kendi yok


Etrafımızda, içinde yaşadığımız yerlere, gezip gördüğümüz mekânlara ne güzel isimler verilmiş.

Daha sonra değişmiş olanlar hariç, eskiden o yerin özelliğine uygun isimler verilirmiş.

Ama daha sonra nasıl üzerlerinden dozerlerle geçtiysek, ortada isimden başka hiçbir şey kalmadı.

Yani isimler yaşıyor, kendileri yok... 
Çamlık Mahallesi'nde "çam", Pelitli'de "pelit", Mimoza Sitesinde "mimoza", Limonlu çıkmazında "limon",  Cevizli'de "ceviz" Bostancı'da "bostan", Fındıklı'da "fındık", Çınardere'de "çınar", Güllübağlar'da "gül", Kavakpınar'da "kavak",  Çengelköy'de "salatalık", Zeytinlik'te "zeytin", yetişmez oldu.


Âşıklar tepesinde "Âşık", Babıali'de "Hükümet", Dostlar parkında "Dost", Huzur Sokağı'nda "Huzur", Esenler'de "Esenlik", Zeynep Kamil'de "Çocuk" ara ki bulasın.


Sülüntepe'de "Sülün", Tilkibeli'nde "Tilki", Kurbağalıdere'de "Kurbağ", Kargalı'da "Karga", Kurtköy'de "Kurt", Kartal'da "Kartal", Şahintepe'de "Şahin", Kuzguncuk'ta "Kuzgun", Kazlıçeşme'de "Kaz", Güvercintepe'de "Güvercin", barınmaz oldu. 


Bahçelievler oynayacak "Bahçe", Denizli'de yüzecek "Deniz",  Başakşehir'de yeşerecek "Başak", Avcılar'da avlanacak "Hayvan", İçmeler'de şifa bulunacak "Kaplıca", Sütlüce'de içecek "Süt", Kanlıca'da toplayacak "Mantar", Adana'da işleyecek "Pamuk", Yayalar'da yürüyecek "Yol",  Hereke'de dokunacak "Halı", Kadıköy'de adalet dağıtacak "Kadı", Koşuyolu'nda kırılacak "Kalp", Vefa'da unutmayacak "Dost", Taksim'de paylaşılacak "Su", Çapa'da derde "Derman"  kalmadı. 


Küplüce'de "Küp", Beylerbey'inde "Bey", Beşiktaş'ta "Beşik", Çömlekçi'de "Çömlek", Ballıca'da "Bal", Tuzla'da "Tuz" Çayırova'da "Çayır", Bakırköy'de "Bakır", Gölcü'te "Göl", Şeyhli'de "Şeyh", Kirazlıtepe'de "Kiraz", Konaklar'da "Konak",  Kandilli'de "Kandil", Laleli'de "Lale", Kumkapı'da "Kum", Bulgurlu'da "Bulgur", Bağlarbaşı'nda "Bağ", Fikirtepe'de "Fikir" yok artık.


Polenezköy'de "Polonyalı", Arnavutköy'de "Arnavut", Hekimbaşı'nda "Doktor", Erzurum'da "Dadaş", Elazığ'da "Gakkoş", Çorum'da "Göbel", Çankırı'da "Yaren", Sivas'ta "Yiğido", Ankara'da "Seymen", Aydında "Efe", Ege'de "Zeybek", Karadeniz'de "Uşak",  Toroslarda "Yörük" yaşamaz oldu.


Süleymaniye'de "Süleyman", Selimiye’de "Selim", Orhaniye'de "Orhan", Osmangazi'de "Osman", Burhaniye'de "Burhan" öksüz kaldı. 


Mahalleler, sokaklar, yerler, mekânlara özelliğine uygun verdiğimiz isimler kaldı, özellikleri gitti.

#amp-auto-ads