Dünyanın hangi ülkesinde bu kadar yoğun gündem var.?

Akşam saatlerinde geçtiğimiz günlerde İYİ Partiden istifa eden Ankara milletvekili Adnan Beker’in söylediklerini dinlerken istifacı vekilin söyledikleri ile ilgili bir sonraki gün Türkiye’de gündemim bu açıklamalara kilitleneceğini düşünmüştük.

“Ne alaka.?” diyen okuyucularımız olabilir ancak Türkiye’de var olan televizyon kanallarının nerede ise tamamı sabah saatlerinden itibaren “-Bugün İYİ Partinden herhangi bir mahalle başkanı istifa etse de allayıp pullayıp İYİ Parti eriyor şeklinde saatler süren içi boş yorumlar yapsak” diye düşündüğünden aklımıza hemen Adnan Beker’in anlattıkları geldi.

Biz bu konu ile ilgili düşüncelerimizi yazmaya hazırlanırken gecenin ilerleyen saatlerinde tamamlanan Rizespor-Ankaragücü karşılaşması sonrası Ankaragücü kulüp başkanı Faruk Koca’nın maçın hakemi Yasin Umut Meler’e yaptığı yumruklu saldırı ve o saldırı sırasında yere yığılan Meler’e savrulan tekmeler tüm ülkeyi bir anda şok etti.

O aşamadan sonra İYİ Partiden istifa eden Adnan Beker’in aslında gündem yapacak açıklamaları da güme gitti, Çünkü hakeme yapılan saldırı bütün Türkiye’yi ayağa kaldırmaya yetti.

Zaman zaman bu sütunlarda anlatmaya çalışırız, Avrupa ülkelerinin nerede ise tamamında o ülkelerde yaşayan bir vatandaşın aylar sonra hatta bir yıl sonra ne yapacağı bellidir, plan ve programlıdır.

Belki dikkatlerden kaçıyor ancak Avrupa ülkelerinde yıllar yılı uygulanan tatilleri bir yıl öncesinden ayarlanması ve ayarlanan o tarihlere sadık kalınması bir noktada o ülkelerde hayatın son derece normal ve olağan akışı ile ilgilidir.

Bizim çevremizdeki ülkeler gibi yıllık altı aylık hatta aylık gündemler beklemek gibi bir özlemimiz zaten yok zira bulunduğumuz coğrafya ve o coğrafyadaki siyasi yapılanma zaten uzun vadeli planlamalara imkan tanımıyor.

Önceleri hiç değilse “bizim ülkemizde de gündem en azından haftada bir değişsin” şeklinde bir beklentimiz bulunuyordu, ancak artık tüm dünyanın ismine “akıllı telefon” diye bildiğimiz cep telefonuna hapsedildiği bir zaman dilimi içerisinde ortaya çıkan bir gündemin bırakın bir hafta devam etmesini bir gün bile devam edecek hali kalmadı.

İçerisinde bulunduğumuz siyasi yapının ortaya çıkardığı “iki kutuplu siyaset” sebebi ile artık her şey ayrışıyor, siyasette, sporsa, sosyal hayatta, ticarette ve aklımıza gelen her alanda var olan en ufak bir problem bile dakikalar içerisinde yumruklu yada silahlı çatışma ile neticelenebiliyor.

Bu sarmaldan nasıl çıkacağımız ile hiç kimsenin sanıyoruz en ufak bir fikri bile yok, Toplumda bir şekilde önder olarak kabul edilmiş insanların başlayan ve biraz sakin üslup ile sona erdirilecek olan tartışmanın üzerine olanca hızı ile gitmeleri beraberinde onarılmaz yaraların açılmasına vesile oluyor.

Böyle bir noktada ortaya çıkan bir gündemin kolay kolay hayatımızdan çıkma şansı yok, başta siyasetçiler olmak üzere toplumun önüne konulan kanaat önderlerinin sahip olmadıkları “Öfke kontrolü” sayesinde adeta bir sinir harbi yaşıyoruz.

Allah sonumuzu hayretsin..