Suriye’de birkaç gün önce askerlerimize düzenlenen hain saldırının ardından biz Aziz şehitlerimizin yasını tutup üzüntüsünü yaşarken, bir gelişme de Batı’ya doğru göç dalgası ile başladı.
Yazımıza başlamadan önce, Suriye toprakları içinde İdlib’te şehit düşen 34 Mehmetçiğimize bir kez daha Allah’tan rahmet diliyorum.
Türkiye’nin, uzun zamandır ülke içinde bulunan Suriye, İran, Afganistan, Pakistan ve Türki Cumhuriyetleri’nden gelen düzensiz göçmen ve mülteciler için Batı yönünde sınırları açtığını duyurmasının ardından batıya Edirne’ye Yunanistan sınırına doğru binlerce insan akın etmeye başladı. Çoluk çocuk, ellerinde ve yanlarına ne alabildilerse hep birlikte Yunan sınırının yolunu tutular…
Birkaç gündür de canlı olarak televizyon ekranlarından izliyoruz… Taksi, otobüs, minibüs özel araçla ne bulabildilerse ulaşım araçları ile kendilerini sınıra atan mülteciler: “ Ölüm pahasına da olsa biz Yunanistan'a karşı tarafa geçeceğiz..” diyerek Meriç kıyısında toplaştılar. Çoğu dalga halinde sınır kapılarına veya sınır tellerine hücum ediyor. Beraberinde ağlaşan çocukları ile yaşlıları da var…
Bunların bir kısmı Suriye’den savaş nedeniyle çıkmış, bir kısmı ise Afganistan, Pakistan ve uzak Asya diyarlarından Batı’da daha güzel bir yaşam ümidiyle yıllara dökülmüş vaziyetteler…
***
Asya kıtasında Afganistan ve Pakistan gibi ülkelerde uzun süreli iç savaşları ve huzursuzluklar var, ekonomik krizler var, fakirlik ve fukaralık var, eziklik var, perişanlık var. Arkasından salgın hastalıklar da bunun cabası…
Kimisi, ailesi ile birlikte gelmiş,
Kimisi ise ailelerini Asya’da geldikleri ülkelerde bırakıp gelmişler…
Gözlerinde acı ve hüzün…
Yüreklerinde Batı’da daha güzel bir hayat edinme umutlarını taşıyorlar…
İnsanlar buralardan düşmüşler yollara uzun süre Türkiye’de barınma ve geçinme çabasında olmuşlar…
Bir çoğunun yaşamlarını ve durumlarını Gebze’den tanıyor görüyoruz. Gebze’de uzun süredir bu ülkelerden ve iç savaşın ve rejim baskısının tüm hızıyla hüküm sürdüğü Suriye’den gelip de şu anda yaşayan insanlar var…
İşte bu insanlar son birkaç gündür Türkiye’nin : “ Sınırlar açıldı istediğiniz yere gidebilirsiniz…” kararının ardından Batı’ya doğru döküldü yollara. Trakya’nın içleri ve Trakya yolları, Yunanistan sınırına gitmekte olan insanlarla dolup taştı…
Belki Gebze’den de çok sayıda insan yola çıktı Yunanistan sınırına doğru…
Şimdi onlar sınırda…
Bir çoğu sınır tellerini çıplak elleriyle çekip sökmeye çabalıyor…
Kimisi Meriç nehrinin buz gibi sularına atlayıp karşı kıyıdan Yunanistan’a girmeye çabalıyor…
***
Gazeteci meslektaşlarımız soruyorlar bu insanlara: “ Nereye gidiyorsunuz, neden gidiyorsunuz?”
Cevaplandırıyor pek çoğu: “ Biz Yunanistan’a geçmek istiyoruz. Yunan bizi almıyor ama geçmek durumundayız… Biz orada da durmayacağız. Ya Almanya’ya, ya başka bir Avrupa ülkesine geçeceğiz. İyi koşullarda yaşamak istiyoruz. Türkiye’de çok kaldık Allah razı olsun, amma Türkiye’de de artık hayat çok pahalı geçinemiyoruz…” şeklinde konuşuyorlar…
Parası olanlar denizden ve Meriç’ten botlarla karşıya geçmek için anlaşıyor, parası olmayan çoban ateşini yakıp bir şekilde sınırdan tellerden geçme umudunu taşıyıp bekliyor…
Yunanistan askeri ise kararlı onları bırakmıyor. Çoğu kez göz yaşartıcı bombalar atıp onları geri püskürte kararlılığını sürdürüyorlar…
Türkiye: “ Batı Avrupa ülkelerine yıllardır söylüyoruz mülteci sorunu sadece bizim sorunumuz değil, ama onlar kulaklarını tıkamış durumdalar… Bu durumda da bizim artık yapacağımız bir şey yok… buyurun bu yükü hep birlikte göğüsleyelim ..” deyip sınırı açmış durumda…
Birden bire mülteci akınını güneydoğu sınırlarında gören Avrupa Birliği ülkeleri ise şaşkın vaziyette, ne yapacaklarını kararlaştırma telaşına düşmüş durumdalar…
Bu ani mülteci göçünü Yunanistan veya Bulgaristan'ın yalnız başına kaldırması mümkün değil, Almanya, İtalya ve Fransa gibi AB'nin ekonomis güçlü ülkelerin bu işe el atamaları elzemdir ve mecburidir...Zaten Yunan sınırına birikenler, Yunanistan veya Bulgaristan gibi AB'nin kenar sınırında bulunan ülkelerde kalmak istemediklerini, Almanya, Fransa gibi daha gelişmiş AB ülkelerine gitmek istediklerini belirtiyorlar...
***
Türkiye yıllardır 4 buçuk, 5 milyona yakın Suriyeliye bakma çabasını sürdürüyor. Bunun yanında Afganistan, Pakistan, İran gibi ülkelerden de gelen yoğun ve düzensiz göç dalgasına da maruz kalmış durumda…
Bu anlamda da ekonomik olarak artık bu kadar göç dalgasını yalnız başına kaldırılamayacağı ortaya çıkınca sınırlar açıldı…
Belki Rusya sınırı bile düzensiz göçe açılabilir, onu bilmeyiz ama bir gerçek var ki, artık bu insan göçünün önüne Türkiye set olmayacak daha fazla…
Öyle görünüyor…
Zaten ekonomik olarak da bunu kaldıracak pozisyonda değil artık…
İşte bu anlamda şimdi derin derin düşünme zamanı AB ülkelerine geldi gibi…
Bakalım ülkeler bu büyük mülteci sorununa hep birlikte ne gibi bir çözüm bulacak? Onu ise hızlanan ülkelerarası diploması turlarının ardından görmüş veya duymuş olacağız…
Şimdilik bu kadar.
KALIN SAĞLICAKLA!